Soruşturma, Dilan Polat ve eşi Engin Polat çifti ile birlikte toplam 24 şüpheliyi kapsayan bir operasyonla başladı. Bu operasyon sonucunda 18 şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından Anadolu Adliyesine sevk edildi. İşlemler sonucunda Dilan Polat ve diğer 11 kişi tutuklanırken, 6 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ve 2 kişi daha tutuklandı.
Dilan Polat ifadesinde, özgeçmişinden bahsederek 1990 İstanbul doğumlu olduğunu ve 2007 yılına kadar çalışmadığını, geçimini evlenmeden önce dayılarından aldığını belirtti. 2014 yılında doğum fotoğrafçılığı ve ticarete başladığını, gelirinin 6,000 TL ile 15,000 TL arasında değiştiğini ve ünlü kişilerin doğumlarını çekerek sosyal medya platformlarında tanındığını söyledi. Aynı dönemde güzellik merkezi açtığını ve şubeleri artırarak büyüdüğünü ifade etti.
"1990 İstanbul doğumluyum. Doğma büyüme İstanbul'da yaşadım. 2007 yılına kadar hiç çalışmadım. Geçimimi evlenene kadar dayımlar maddi olarak yardım ediyordu. 2007 yılında evlendim. Evliliğimden müşterek 2 çocuğum vardır. 2014 yılında doğum fotoğrafçılığıyla ve ticaretle uğraşmaya başladım. Aylık gelirim bazen 6 - 7 bin TL ile 10 bin TL arası değişebiliyordu bazen 15 bin civarında gelebiliyordu. Aynı zamanda bu dönemde birçok ünlü ismin doğumunu çektim ve bu sayede sosyal medya platformlarında tanınır oldum. Bu şekilde tanınırlığım arttıkça doğru orantılı olarak gelirim de arttı. 2016 yılının sonunda da kadınların doğumlarını çektiğim için vücutlarını güzelleştirmek istedim ve Dilan Polat güzellik merkezini açtım. Öz sermayesini hatırlamıyorum. İlk açıldığında 4 çalışanım vardı. Firmanın muhasebe işlemlerini kimin yaptığını hatırlamıyorum. Bu firmanın aylık gelirini ne kadar olduğunu bilmiyordum. Aylık gelirlerin tamamını elden alınıp alınmadığını bilmiyorum. Bu işlerle doğal olarak her ailede olabileceği gibi eşim Engin Polat ilgileniyordu. Bu güzellik merkezini açtıktan 6 ay sonra çok talep olduğundan yerimi büyütmek zorunda kaldım. O dönemde Instagram isimli sosyal medya platformunda takipçi sayım 5-6 milyonlara ulaştı. Bu sayede dünya çapında isim hakkı olarak şubeler açmaya başladık. Bu şekilde de ilerleyerek büyüdüm" dedi.
Dilan Polat'a mali konular ve mal varlığı hakkında sorular yöneltilirken, "bilgim yok" cevaplarını verdi. Kendisine ait kayıtlı mal varlığı olup olmadığını bilmediğini belirtti. Şirketler ve gelirler hakkında da detaylı bilgisi olmadığını belirtti.
"Malvarlığı listesinde sadece ikamet ettiğim Çekmeköy'de bulunan ev hakkında bilgim vardır. Ayrıca Mercedes marka araçtan bilgim vardır. Ferrari ve Porsche marka aracı biliyorum bu kadar. Diğer araçların da kime kayıtlı olduğunu bilmiyorum. Bazı araçlar şirketimizin araçlarıdır. Bunların alım ve satım işlerinden haberim yoktur. Bu şirkete ortak olduğumu bilmiyordum" ifadelerini kullandı.
Dilan Polat, ayrıca MASAK raporu doğrultusunda sahte belge ve fatura düzenlenerek banka işlemleri yapıldığının sorulması üzerine de "bilgim yok" yanıtını verdi. Mali işlemlerde eşinin daha fazla ilgilendiğini belirtti.
Telefon görüşmelerine de dikkat çekilen ifadesinde, özel bir WhatsApp grubunda bulunan fotoğrafları neden sildiği sorulduğunda, kişisel fotoğraflarının ve müstehcen görüntülerin bulunduğunu ve bu nedenle endişe duyduğunu belirtti. Ayrıca operasyon öncesi ev adreslerini değiştirdiklerini, avukatları Çağdaş Çelik'in isteği üzerine yapıldığını ifade etti.
Dilan Polat'ın Burcu Gülen isimli kadınla yaptığı telefon görüşmesi: Burcu Gülen: Alo Dilan Polat: Efendim Burcu Burcu Gülen: Dilan hanım şey, Cansu'nun telefonunu aldılar da onlarda galiba Dilan Polat: Cansu'nun şahsi telefonunu niye alıyor ki Burcu Gülen: Bilmiyorum sen buranın nesisin dedi ondan sonra işte Cansu dedi ki müdürüyüm dedi alayım telefonunu dedi aldı (diğer hedef engin polat konuşur: Cansu telefonunu vermesin ne alakası var) Burcu Gülen: Aldılar direk mesajları Engin Polat: Avukat geliyor avukata söylesin Burcu Gülen : Dilan hanım bence siz Dilan hanım bence siz şey yapın mesajları geri çekin biz de hemen çıkalım gruptan silelim yönetici siz misiniz grubu direk silin Dilan Polat : Grupları komple sil hayatım temizle de sonra hepsini Burcu Gülen: Alo efendim Dilan hanım Dilan Polat: ordalar mı hala Burcu Gülen: evet evet hala buradalar şey şu an girişte bilgisayarları filan kontrol ediyorlar Cansuyla bir tanesi de yukarı falan çıktı hala buradalar Dilan Polat: Magazin falan geldi mi Burcu Gülen: efendim Dilan Polat: Magazin falan geldi mi Burcu Gülen: yok yok magazin yok da zaten bizim kadınlar magazin gibi Dilan hanım Dilan Polat: hımm Burcu Gülen: Yani gelmesine de çokta gerek yok bence hepsi çekiyor çünkü Dilan Polat: İzin vermeyin Burcu Gülen: Şey avukat ne yaparlarsa yapsınlar hiçbir şey yapmayın diyor yani Cansu'nun telefonu aldırmamış galiba Dilan Polat: Almışlar mı Burcu Gülen: he Hazal'ında almışlar Cansu'nun da almışlar siz yolda mısınız geliyor musunuz Dilan Polat: Hıhı yoldayım canım Burcu Gülen: Tamam tamam dilan hanım Dilan Polat: Hadi bay bay
"Grupta kendi vücuduma ait fotoğraflar vardı, bu yüzden endişelendim. Görüşmelerde ismi geçen Cansu Kaptan Ataşehir şubemizin müdürüdür. Bahsi geçen grup, Whatsapp grubudur. Bu grup bizim işlemlerden öncesi ve sonrası atıldığı gruptur. Benimde orada vücudumun fotoğraflarının olması, ayrıca müşterilerimizin müstehcen görüntülerinin olması sebebiyle endişe ettim. Eşim Engin Polat'ın "Cansu telefonu vermesin" şeklindeki söylemi, bu telefonun şahısların kendi şahsi cep telefonu olmasından ötürü bizimle alakasının olmadığından böyle bir cümle kullanmıştır"
Son olarak, Dilan Polat ifadesini, "Biz çalışarak bugünlere geldik. Aileyiz, örgüt değiliz. Sosyal medyadaki gücüm sayesinde işlerim büyüdü ve tüm mal varlığımı yasal yollarla elde ettim" sözleriyle sonlandırdı.
HABER MERKEZİ
