İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile İstanbul Konut İmar Plan Sanayi ve Ticaret A.Ş. (KİPTAŞ) arasında, riskli yapılarını yenilemek isteyen düşük gelirli hak sahiplerine sunulacak kentsel dönüşüm mali destek paketi protokolü imzalandı.

Büyükşehir Belediyesi'nin Saraçhane’deki ana yerleşkesinde düzenlenen imza töreni; Türkiye Belediyeler Birliği ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi. İmzalar, İmamoğlu’nun tanıklığında, Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı adına İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün ile KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt tarafından atıldı. CHP Parti Meclisi üyeleri Mahir Yüksel, Ozan Işık, Berker Esen, Bedirhan Berk Doğru, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen de atılan imzalara tanıklık etti. 

“DEPREM MANZARALARI BENİM İÇİN DÖNÜM NOKTASI”

Söz konusu imzaların 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıldönümünden bir gün önce atılmasına dikkat çeken İmamoğlu, “Belki de bugün siyasette olmamın ya da halkın teveccühünü kazanıp, İBB Başkanlığı koltuğunda bulunmamın en büyük etki noktası, 99 depreminde yaşananları birebir görmek, o acıyı hissetmek ve ‘Bu konuda ben ne yapabilirim’ bilincine kavuşma konusunda kararlı davranmam gelir” dedi. Depremin verdiği hasarlara Kocaeli, Gölcük ve Yalova’da tanıklık ettiğini aktaran İmamoğlu, “O anlarda gördüğüm manzaradan, aslında ne büyük hataların ne büyük bedellere, canlara sebep olduğunu görmektir benim için dönüm noktası. Ama üzülerek ifade edeyim ki, biz, geçtiğimiz yıl, yaşadığımız depremde gördük ki, aradan geçen yıllara rağmen arzu edilen dersi çıkartmamış, bu konuda tedbirler almamış ve gördük ki aslında memleketimizin her köşesinde insanlarımızın can güvenliğini sağlayıcı katı kuralları uygulayabilen bir süreci başlatamamışız” tespitlerinde bulundu. 

“MARMARA DEPREMİ’NİN ACILARINDAN YETERİNCE DERS ALMADIK”

Marmara depreminin üzerinden 25 yıl geçtiğini hatırlatan İmamoğlu, şunları kaydetti: 

“Biz, o acılardan yeterince ders almadık. Yapılması gerekenleri yapmadık. Bu gerçekten bakışı oturtursak, doğru bir yol yürüyebiliriz. Devletiyle, milletiyle, her kurum ve kuruluşuyla el ele verip, 25 yılda dünyadaki farklı ülkelerin bazı konulardaki atılımlarını gördüğümüzde, 25 yılda bu ülkeyi baştan başa yeniden sapasağlam kurabilirdik. Maalesef bu anlamda tek bir şehrimizi bile, tek bir ilçemizi bile depreme dirençli ve dayanıklı bir hale getiremedik. Eksik kalındı. Yetersiz kalındı. Ama en acısı, depreme hazırlık konusu alabildiğince ihmal edildiği gibi, daha kötüsü istismar edildi. Gündelik siyasi mevzulara, siyasi işlere, siyasi çıkarlar için araç haline getirildi. Halbuki bu mesele, bütünüyle bu bahsettiğim duygudan uzak bir yerdedir. Deprem vergilerinin amacı dışında kullanılmasından mı konuşalım? Kentsel dönüşümün bir rant kapısı haline getirilmesine mi bakalım? Ya da deprem veya kentsel dönüşüm kavramı üzerinden şehirlerimizin, ki başta İstanbul'un en gözde alanlarında farklı rant kapılarıyla işgallere kadar pek çok yanlış iş yapılmasından mı bahsedelim? Evet doğru işlerde yapılmış mıdır? Yapılmıştır. Ama yeterli olmadığı ortadadır. Az kaldığı ortadadır.”

Ekrem İmamoğlu: "İklim krizinin bedelini en savunmasız ödüyor" Ekrem İmamoğlu: "İklim krizinin bedelini en savunmasız ödüyor"

“BU MESELENİN TEK BİR ÇIKIŞI VARDIR”

“Bu meselenin tek bir çıkışı vardır” diyen Başkan İmamoğlu, “Bu mesele, bir seferberlik anlayışıyla, seferberlik ruhuyla ele alınmadığı vakit, yeterince etkili olma şansı yoktur. İBB olarak, 5 yılı aşkın bir süredir bu konuda olağanüstü bir çaba gösterdiğimizin altını çizmek isterim. Türkiye'nin depreme hazırlık gündeminde ve kentsel dönüşümde yeni uygulamaları ve yeni kazanımları, yeni imkânları şehrimize getirmenin ve var etmenin çabasını en üst seviyede ortaya koyuyoruz. Az önce arkadaşlarımızın da ifade ettiği gibi, örneğin, riskli binaların kolayca tespit edilmesini sağlayan ‘hızlı tarama testi’ ve insanlarımızı tetikleyen ve harekete geçmelerini sağlayan çalışmalardan bir tanesi, uygulamalardan bir tanesi budur. Yine kentsel dönüşümü mahallelere kadar yaygınlaştıran tek yapı dönüştürme projeleri, bizim başlattığımız motivasyonu güçlendiren yeniliklerden birisidir. Farklı imar uygulamaları, farklı imar planı uygulamaları, imar planları üzerinden ya da plan notları üzerinden bir kısım alanların güçlendirilmesi ve yenilenmesiyle ilgili adımların atılmasına katkı sunmalarımız, bir kısım geçmişte elde edilmiş müktesep hakların, ruhsat haklarının tekrar kullanılmasına dönük gayret gösterdiğimiz ve sonuca ulaştığımız çalışmalarımız, İstanbul'da dönüşümü motive eden, yerinde yapılarını güçlendirerek hayatlarına devam etmelerini sağlayan çalışmalardır” ifadelerini kullandı.

Kaynak: igf