ABD’nin başkenti Washington’ın ev sahipliği yaptığı NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi, Ukrayna özel oturumunun ardından sona erdi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ittifak üyesi ülke liderlerinin, Avustralya, Japonya, Yeni Zelanda, Güney Kore, Avrupa Birliği ve Ukrayna temsilcileri ile de görüştüğü zirvenin kapanışında basın toplantısı düzenledi.
Stoltenberg, sonuç bildirgesinde de yer alan ''Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore yakınlaşmasına'' dikkati çekerek, NATO’nun Ukrayna’ya desteğinin süreceğini bir kez daha vurguladı. ''Bu Zirve'de bir virajı dönüyoruz ve Ukrayna'nın galip gelmesi için gerekli temelleri atıyoruz'' diyen Stoltenberg, NATO’nun Ukrayna’ya askeri desteğindeki gecikmelerin ''savaş alanında ciddi sonuçlar'' doğurduğunu, ''bunun tekrarlanmasına izin vermeyeceklerini'' söyledi.
Polonya’da NATO-Ukrayna Ortak Taktik Eğitim ve Öğretim Merkezi kurulacak
Stoltenberg, NATO’nun ittifak üyesi ülkelerde Ukrayna askerlerinin eğitimini sürdüreceğini, Polonya’da ise NATO-Ukrayna Ortak Taktik Eğitim ve Öğretim Merkezi kuracağını, zirvede NATO üyesi ülkelerin Ukrayna ile ikili güvenlik anlaşmaları imzaladığını belirtti.
Genel Sekreter Stoltenberg, Rusya’nın Ukrayna’ya savaşına gerekçe gösterdiği olası bir NATO üyeliği konusunda ise şunları kaydetti:
“Müttefikler, Ukrayna gerekli reformları sürdürdükçe, üyeliğe giden geri dönülmez yolda onları destekleyeceğimiz konusunda mutabık kalmışlardır. Bugün Moskova'ya güçlü bir birlik ve kararlılık mesajı gönderiyoruz. Şiddet ve gözdağının işe yaramayacağı ve Ukrayna'nın şimdi ve uzun vadede NATO'ya güvenebileceği mesajını veriyoruz.”
Stoltenberg: ''Çin, büyük bir askeri yığınak yapıyor''
Sonuç bildirgesinde de yer alan Çin’in Rusya’nın Ukrayna savaşında ''kesin bir şekilde kolaylaştırıcı rolü olduğu'' ifadelerini yineleyen Stoltenberg, ''Çin'in, Avrupa'daki en büyük askeri çatışmayı Pekin'in çıkarlarını ve itibarını etkilemeden körüklemeye devam edemeyeceği konusunda hemfikiriz” ifadelerini kullandı.
Stoltenberg, Polanyalı bir gazetecinin, Rusya, Belarus ve Çin’in Polonya sınırındaki aktivitelerine ilişkin sorusunu ise şöyle yanıtladı:
''Çinliler Belarus'ta Belarus kuvvetleriyle birlikte tatbikat yapıyor. Bu, otoriter rejimlerin giderek daha fazla yakınlaştığını ve Çin'in Avrupa'da, Afrika'da, Arktik'te ve başka yerlerde NATO'ya nasıl yaklaştığını gösteren bir örüntünün parçası. Yani bu gördüğümüz modele uyuyor. Çin ve Rusya'nın yanı sıra şimdi Çin ve Belarus arasında da daha yakın bir uyum söz konusu. Ve elbette Rusya'nın Belarus'un komşusu olan Ukrayna'ya karşı yürüttüğü saldırı savaşını desteklemek için birlikte çalışan otoriter güçler modeline de uyuyor. Ne tür rejimlerden bahsettiğimizi hatırlamamız gerekiyor.
Otoriter rejimlerden bahsediyoruz. Çin kendi halkına baskı uyguluyor, demokratik sesleri bastırıyor. Aslında Hong Kong'daki demokratik sesleri bastırdılar, Güney Çin Denizi'nde daha iddialı davranıyor, komşularını tehdit ediyor, Tayvan'ı tehdit ediyor. Çin, hiçbir şeffaflık olmadan büyük bir askeri yığınak yapıyor ve yeni modern füzelere, nükleer silahlara büyük yatırımlar yapıyor. Dolayısıyla Rusya ve Belarus ile giderek daha fazla yakınlaşıyor olmaları, otoriter güçlerin birlikte çalıştığı bu daha geniş tabloya oturuyor. Elbette bu da İndo-Pasifik'teki ortaklarımızla birlikte çalışmamızı daha da önemli hale getiriyor.''