Sinan Ateş cinayeti davasının duruşması, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki duruşma salonunda devam ediyor. Duruşmayı takip eden İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi ve Milli Yol Partisi yetkilileri, verilen arada davaya ilişkin açıklamalarda bulundu.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Ülkü Ocakları’nın eski genel başkanları Atila Kaya, Suat Başaran, Hakan Ünser ve Alişan Satılmış ile birlikte eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin 22 sanığın yargılandığı davayı izliyor. Dervişoğlu verilen arada gazetecilere yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
"Burada herhangi siyasi bir kimliğin sahibiyim diye bulunmuyorum. Mevkidaşımız olan merhum Sinan Ateş'in katliyle alakalı olarak kendi dönemimizin ülkü ocakları genel başkanlarıyla birlikte adaletin takipçisi olacağımızı göstermek üzere geldik. Gördük ki her zaman olduğu gibi yine vicdanlar yalnız adalette öksüz bırakılmış. En başından itibaren iddianamenin yetersizliği üzerinde söz söyledik. Hatta bunun bir iddianame değil bir ibraname olarak tarihe geçeceğini iafade ettik. Bugün gördük ve anladık ki iddianamenin yetersizliği üzerine bir de duruşmanın sulandırılmasına yönelik birtakım adımlar atılıyor. Şartlar ne olursa olsun adalet bir gün tecelli edilecektir. Daha önceden söylediklerimi burada dava arkadaşlarımın da huzurunda bir kere daha ifade ediyorum; bu cinayet ortada kalmayacaktır ya adalet ya kıyamet demeye devam edeceğiz."
Dervişoğlu, bir gazetecinin, "Mevcut ülkü ocakları başkanının davayı izlemediğine" yönelik sözleri üzerine, "Biz ülkü ocaklarının sağlam damarını temsil ediyoruz, onlarla ilgili bir değerlendirme yapmayacağım" dedi.
Şahin: "İçeride tiyatro oyununu gördük"
Saadet- Gelecek Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin ve Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ da davayı izleyenler arasında yer aldı.
Ayşe Ateş'in "Beni ve evlatlarımı yalnız bırakmayın" çağrısı nedeniyle davayı takip ettiklerini dile getiren Şahin, "Biz Gelecek Partisi heyeti olarak duruşmayı bu ana kadar takip ettik ve bundan sonra da karar aşamasına kadar bu davayı takip edeceğiz. İçeride adaletin tecelli etmesi gereken bir yerde bir tiyatro oyununu gördük. Sanıkların birbirinden şüpheli ifadelerini gördük. İlk ifadeleriyle, bugüne kadar verdiği ifadelerle bugün farklı ifadelerini gördük. Biz şuna inanıyoruz, burada er ya da geç adalet tecelli edecektir. Bu anlamda biz adaletin tecelli etmesi için, iki yetim evlada sahip çıkmak için sonuna kadar bu davaların takipçisi olacağız" diye konuştu.
DEVA Partili Şahin: Soruşturma sürecinde deliller çok karartılmış
DEVA Partisi Sözcüsü İdris Şahin de şunları ifade etti:
“Bu dava, siyasi bir suikastin üstünün örtülmesinin davasıdır. Adalete hizmet etmeyecek bu dava, gerçeğin üstünü kapatmayı amaçlamaktadır. İçeride özellikle olayın azmettiricisi olduğunu söyleyen ismin vermiş olduğu ifadelerle de bunu son derece net bir şekilde görüyoruz. Şu ana kadar verdiği ifadelerin tamamen tersini ifade eden ve olayın sadece kendisi ve etrafındaki belirli ve sınırlı bir grupla yönlendirmeye çalışan ve bir şekliyle milletin aklıyla dalga geçen bir kısım ifadelerle karşı karşıyayız. Soruşturma sürecinde deliller karartılmaya çok çalışılmış, görevli savcılar değiştirilmiştir. Bugün de ifade veren sanıkların bir kısmının doğrudan dosyanın savcılarını hedef aldığını, bu savcıları hedef alırken de ‘MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ismini verirseniz sizi kollayacağız’ noktasında bir kısım ifadelerin geçtiğini söylemektedirler. Bu da yapmış olduğumuz tespitlerin ne denli haklı olduğunu göstermektedir.”
Çayır: "Ağız birliği yapmışlar aynı şeyleri söylüyorlar"
Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır da davayı sonuna kadar takip edeceğini söyleyerek, şunları kaydetti:
"Şartlar ne olursa olsun Sinan Ateş cinayetini sadece mafyamatik grubun alışverişine bağlamak saflık, saflığın ötesinde gerçeği örtbas etmek olur. Sinan Ateş cinayeti, faili meçhulden kurtulmadığı müddetçe Türk siyaseti ve toplumu temizlenemez. Geçmişte solcu, sağcı, ülkücü, devrimci kim olursa olsun kim faili meçhule gittiyse takibi gerekir. Ben hiç bir yere gitmeyeceğim. Burada mahkemede olacağım. Bu davayı birileri örtbas etmeye çalışıyor. İçeride iş birliği yapmışlar, ağız birliği yapmışlar. Aynı şeyleri söylüyorlar. Ben buradan ülkücüyüm, milliyetçiyim diyenlere sesleniyorum; başta da Devlet Bey’e sesleniyorum; Devlet Bey burada olmalıydı. Arkadaşının, ülküdaşının hukukunu korumak üzere burada olmalıydı. Ben Devlet Bey’i mahkemeye, Sinan Ateş’in hukukunu korumaya çağırıyorum.”
